1928 yılında Otokoç'u kuran Vehbi Koç 1946 yılından beri Ford Motor Company'in Türkiye unvanını taşıyordu. Türkiye'deki otomobil sektörünün en önde gelen ismi olan Vehbi Koç Anadolu yollarında Türk yapımı bir otomobil görmek istiyordu. Bu hayali için yıllarca çalışan Koç 28 Åžubat 1967 tarihinde Anadol'u piyasaya çıkardı. 1954 yılında Türkiye'de otomobil üretmek için Ford temsilcileriyle görüÅŸmeye baÅŸlayan Vehbi Koç, 1956 yılında dönemin BaÅŸbakanı Adnan Menderes'ten aldığı destek mektubu ile yaptığı görüÅŸmeleri derinleÅŸtirdi ve Benar Nahum, Kenan Ä°nal ve Henry Ford II ile temaslara baÅŸladı. Bu temaslar sonucunda ise ilk adım 1959 yılında Otosan'ın kurulması ile atıldı. Yerli otomobil için çalışmalara baÅŸlayan Otosan otomobil üretmenin küçük bir otomobil pazarı olan Türkiye için fazla maliyetli olacağını ortaya çıkardı. Sac karoserli bir otomobil fazlasıyla pahalıya mal olacaktı. Çözüm ise fiberglastı. 1963 yılında Ankara'daki Otokoç'un önüne gelen bir otomobil Vehbi Koç'un dikkatini çekti. Sussita 12/50 model aracın karaoseri sacdan deÄŸil fiberglastan üretilmiÅŸti. Saca göre daha ucuz olan bu madde dünya için çok yeniydi. Türkiye ise daha fiberglasla tanışmamıştı. Sussita 12/50'in üreticisi olan Ä°ngiliz Reliant markası ile baÄŸlantıya geçen Vehbi Koç soluÄŸu Ä°ngiltere'de aldı. Anadol'un ilk temelleri Reliant'ta atıldı. Reliant tarafından tasarlanan otomobil Otosan tarafından üretilecekti. Åžasi, motor ve ÅŸanzıman ise Ford'dan alınacaktı. 18 Ocak 1966 tarihinde Ä°ngiltere'de hazırlanan Anadol'un ilk prototipi yola çıktı. Alpler'i geçen ilk Türk otomobili olan Anadol 63 saat süren bir yolculukla Ä°stanbul'a vardı. 19 Aralık 1966 tarihinde Otosan tesislerindeki seri üretim bandından indirilen Anadol, Yeterlilik Belgesi'ni ve araçların imal, tadil ve montajı hakkında teknik ÅŸartları gösteren yönetmelik onayını 28 Åžubat 1967 tarihinde aldı ve 28 bin 800 liradan satışa çıktı.